İç mekânda solunan havayı daha sağlıklı hale getirmenin en basit yolu; kaya tuzu lamba kullanmak ve doğanın bir mucizesi olan tuz kristallerinden olabildiğince uzun süre faydalanmaktır. Doğadaki kirlilikten etkilenmeden milyonlarca yıldır yeraltındaki tuz yataklarında muhafaza edilen kristal bloklardan üretilen doğal model tuz lambası çalıştırıldığında kısa bir sürede iyon salınımına başlar. Havaya verdiği iyonlar negatif elektron taşıdığı için havadaki artı yüklü parçacık yoğunluğu azalır yani havadaki elektriksel yük dengesi sağlanır. Bunun olmaması halinde pozitif yüklü iyonlar sayesinde oluşan elektriksel çekim kuvveti, hastalık sebebi bakteri ve virüslerden toz partiküllerine dek pek çok madde ve canlı saatlerce havada asılı kalır.
Hastalıklara neden olan zararlı madde ve canlıların sürekli yoğun miktarda asılı kaldığı havanın solunması, uzun vadede hastalık riskini arttıran en önemli faktörlerden birine dönüşebilir. Şehir yaşamının olumsuz etkilerinin başında hava kirliliği gelir ve bu etkinin oluşmasında atmosfere salınan gazlar, çevreye saçılan maddeler ve yayılan mikroplar kadar tüm bu canlıların ve maddelerin havada uzun süre asılı kalması da etkendir. Zira çevreye salınan gazlar
Havadaki zararlı parçacık ve mikroorganizma yoğunluğunun düşürülmesinde etkili olan kaya tuzundan üretilmiş lambalarsa atmosfere negatif iyon salınımında bulunur ve bu salınımla elektriksel yük dağılımı dengelenir. Bu etki sayesinde havada asılı kalması zorlaşan madde ve mikroplar lambanın etrafında yoğunlaşmakta, tuz lambanın üstünün ve çevresinin düzenli temizlenmesi sayesindeyse hava kalitesi arttırılabilmekte. Burada önemli olan iç mekânın büyüklüğünü dikkate alarak birkaç tuz lambası veya yeterli büyüklüğe sahip bir lamba kullanmak, lambanın temizliğini düzenli yapmayı ihmal etmemek. Temizlik işlemindeyse tuzdan yapıldığı için lambanın suyla mümkün olduğunca az temas kurmasına, nemli bir bezle bastırmadan temizlik yapmaya dikkat etmek gerekir.