Mobilya ve aksesuarlar, zemin döşemeleri, renk ve desenler, boya ve duvar kaplamaları, demirbaşlar, yalıtım, ışıklandırma gibi iç mekanda insan konforunu ve estetik algısını etkileyen tüm unsurlarla ilgilenen iç mimari; iç mekan kurgusunun çok boyutlu düşünerek tasarlanmasıdır. Bu tasarımlarda bireyin konfor ihtiyaçları, estetik algısı ve işlevselliğe dair beklentileri her zaman için projenin merkezinde yer alır. Mekanın çevresel ve kültürel özelliklerini de dikkate alan iç mimar ayrıca mekanı kullanacak insanlara göre de tasarım seçenekleri üretir. Bunu söylemekse yapmaktan çok daha kolay olduğundan, kişiye göre mekânsal ve yapısal problemlere çözüm getirmekle ilgilenen iç mimarların işi bir hayli zordur.
Günlük yaşamı daha kolay hale getirecek işlevsellik odaklı tasarımlara imza atmaya çalışan iç mimari böylece ev ve işyerlerinin kullanımını daha keyifli hale getirir. Pratik depolama çözümlerinden ışıklandırma tercihlerine kadar konfor beklentilerini tatmin edecek her türlü uygulama gerçekleştirilebilirken iç mimarlık ofisleri hayalinde canlandırdığı nesnelerin piyasada bulunmaması durumunda
Estetik unsurları bir kenara bırakırsak, iç mimarinin temel dinamikleri arasında klasik mimarinin konusu olan uygulamalar ve pek çok uygulama bilim disiplinden bölümler oluşur. İşin teknik boyutu konusunda da bilgi sahibi olan iç mimarlar, herhangi bir mekanı inşa amacından tamamen farklı bir maksatla kullanılabilecek şekilde tamamen sıfırdan tasarlayabilir ve farklı mühendislik bilimlerinin konusu olan uygulama aşamalarında da projeyi problemsiz şekilde yürütebilir. Yapısal özellikleri, mukavemet ve statik gibi unsurları göz önüne alarak değiştirebilecek teknik hakimiyete sahip olmalarına rağmen iç mimari proje ve uygulamalarda her zaman için görsel sanatların farklı branşlarıyla da iç içedirler.